Bu LigTV'nin kendi röportajı. Bir de pek çok kanalın aynı anda mikrofon uzattıkları röportaj vardı ancak bulamadım. Neyse konuya geçelim.
Ben gerçekten iyice merak etmeye başladım bu iletişim işi ne olacak. Daha tercüman bile aslında çok temel ve önemli olan ama neyse ki şu konuşmada bir değeri olmayan bir hata yapmışken oyuncular ne yapacak?
Bir tercüman için, Galatasaray gibi büyük bir kulübün tercümanı için bu bahsedeceğim oldukça büyük bir hatadır. Bahanesi yoktur, dalgınlık malgınlık geçmez. Gün gelir Rijkaard'ı da çevirirsiniz; akım derken bokum yapar adamı astırırsınız siz.
Muhabirlerden bir tanesi soruyor işte, Galatasaray'ın savunmasını nasıl bulmuş Lucas, nasılmış maç diye. O da anlatıyor işte kaliteli, tecrübeli. Bu zor maçta da iyi oynadık, sabırlıydık. Şöyle diyerek de tamamlıyor;
Lucas Neill: And aa Leo Franco had a "kuayıt" night.
Tercüman başlarını çeviriyor, sorun yok. Sıra Franco'ya geliyor.
Tercüman: Leo Franco da iyi bir maç çıkardı.
Franco için maç nasıldı? Durağan, pozisyonu yok denecek kadar az. Sadece bir pozisyonda Neill'la iletişim problemi yaşadılar o kadar.
Şimdi bilerek "kuayıt" diye yazdım. Quite diye yazarsanız, epey/çok anlamına gelir. Quiet diye yazarsanız sessiz olur. Telaffuzları ise en azından benim kulağımın algıladığı ve bana öğretilenin doğrultusunda aynı. Ayrıca quite'ın "çok" anlamını kazanabilmesi için hemen ardından bir sıfat gelmesi lazım; genellikle "quite well" şeklinde, oldukça iyi, anlamında kullanılır.
O zaman şimdi sen karar ver kardeş, nasıl bir maç çıkarmış Franco?
1 yorum:
sonunu unutmuştur cümlenin büyük ihtimal dinlarken kafada çevirirken. bu eleman Mert'ten iyi ingilizce çeviri yapıyor bana kalırsa
Yorum Gönder