Geçtiğimiz sezon başında Milito Inter'e gidince Genoa da Floccari'yle Milito'nun boşluğunu doldurmak istedi. Fena da oynamadı sezon boyunca Floccari.
Genoa geçtiğimiz yıla çok iyi başladı; 3-2'lik Roma galibiyetiyle. Zapater'in iyi performansı, Floccari ve Sculli ikilisinin sezona uyumlu başlaması gibi pek çok etken bu durumu sağladı. İlk üç haftada hiç puan kaybetmediler. Sonrasında Juventus'tan beraberlik kopardılar. Ama ardından beklentilerin sıfırın altında kaldığı 5-0'lık Inter hezimeti geldi.
Topralanamadılar. Derken bir de Milan'dan 5 yediler. Mart ayıyla birlikte dananın kuyruğu koptu. Napoli ve Palermo'nun yükselen grafikleri, Genoa'nın ise toparlanamayışı onları oldukça geriye itti. Ve Mart ayından itibaren oynadıkları 12 maçta sadece 3 galibiyet alabildiler.
Ama ne olursa olsun 2006'dan bu yana Gasperini'nin bu takıma kattıkları ve tutturduğu istikrar yadsınamaz. 2007-2008'de Serie A'daydılar ve daha çıktıkları ilk senede ilk 10'da yer aldılar ve o zamandan beri ilk 10'dan düşmüyorlar. 2009'da 5. ve geçtiğimiz sene de kabus gibi geçen son iki aya rağmen 9.'luğu korudular.
Gidenler: Sergio Floccari, Sokratis, Alberto Zapater ve Riccardo Meggiorini
Floccari'nin yaptıklarından az çok bahsettim yukarıda. Milito'nun yerine alındı ve aslında Sculli'yle birlikte beklediklerini de aldılar Floccari'den.
Tıpkı geçen sezon Milito'nun satışından sonra yaptıkları kaliteli ve önemli transferler gibi bu sezon da Floccari'den bu anlamda faydalandılar demek çok da yanlış olmaz. Meggiorini'ye geçen sezon ederinden biraz fazla bir para verdiler ve aslında buna da değdi dersek abartmış olmayız. İstikrarlı olamasa da gününde olduğunda takıma ciddi katkılar sağladı. Bu sezon ise Bologna'da forma giyecek.
Floccari tam zamanında satıldı, bir sezon daha takımı zarara sokmayacak bir performans gösterip piyasa yapıp yapamayacağının garantisi yoktu ancak Sokratis'in kaybı Genoa'nın özellikle gelecek planlarını sarsabilir. 22 yaşındaki genç savunmacı Genoa'nın bel kemiklerindendi ve bu sene Milan'da forma giyecek.
Gerçi 22 yaşında İtalya gibi savunma sanatının çıktığı yerde genç bir savunmacı olarak çıkış yapmışsınız ve Milan'dan teklif gelmiş.. Üstelik savunmasını ciddi şekilde gençleştirmek, gençlere forma vermek zorunda olan bir Milan'dan. Genoa'da kalması pek de mümkün olmazdı zaten. Oldukça da iyi bir paraya gitti ve kulübe de katkı sağladı.
Yapılan transferlere geçmeden evvel Genoa'yı müsaadenizle City'ye benzetmek istiyorum. İki senedir parlatıp iyi paralara sattıkları oyuncuların ardından kalburüstü, genç denebilecek yetenekli isimleri kadroya katıyorlar ve bu oyuncuların hemen hepsi ilk 11 ayarında isimler oluyor.
Yani Genoa kendisi için çok önemli olan bir iki ismi gönderiyor ve takımı bir anlamda yeniden yapılandırıyor. Evet belki iskelet büyük ölçüde aynı kalıyor ama iskelet ne kadar aynı kalırsa kalsın bu kadar çok oyuncu transferi yapıp hemen her bölgede ciddi bir kadro değişimine gidildiğinde belli sıkıntılar yaşanır.
Genoa da bu sıkıntıları yaşadı ve yaşayacak. Ama yaptıkları transferlerin başarısı ve planladıkları başarılı transfer politikasıyla belki de ligde büyükler haricinde ekonomik problem yaşamayacak birkaç takımdan birisi.
Gelenler: Gianmarco Zigoni, Mattia Destro, Zucullini, Gergely Rudolf, Luca Toni, Miguel Veloso, Rafinha, Chico, Eduardo ve Diego Ângelo
Yapılan transferler ise fazlasıyla yetenekli, genç ve ilk 11'de rahatlıkla kendilerine yer bulacak isimler hemen hemen.
Mattia Destro; genç, fiziği yerinde, gelişime fazlasıyla açık ve Inter altyapısından çıkma bir forvet. Uzun boyuna rağmen ayaklarına çok hakim ve bundan iki sene önce Inter için yeni wonderkid durumundaydı. Kiralık olarak Genoa'da oynayacak ve önümüzdeki senelerde bir aksilik yaşamazsa yavaş yavaş Inter'in kadrosunda yerini bulacak. Yada başka büyük bir kulüpte.
Zuculini. Yine kiralık alınan bir isim. Hoffenheim'lı bu genç ortasaha oyuncusunu izlemeyi çok istiyorum. Geçtiğimiz sezon Leverkusen ve Nürnberg maçlarında görme fırsatım oldu ve beygir dersem yanlış anlamazsınız umarım. Muazzam bir kondisyonu var, dayanıklılığı ve ciğeri çok kuvvetli. Bir o kadar da ayağına hakim. Henüz çok genç. Hep söylerim, ortasaha ve savunmanın göbeği çok ciddi tecrübe gerektiren iki bölgedir.
Tecrübesizliği açık ama korkak oynamıyor. Kendine güveniyor, hata yapmaktan çekinmiyor ama hata yapmaktan çekinmeyebileceği pozisyonları da iyi süzüyor. Bu da 19 yaşında bir genç olarak ortasahada önemli bir oyuncu olması için belki de en gerekli şey.
Zigoni. O da genç bir isim. 19 yaşında ve Milan altyapısından geldi. Onun da inanılmaz bir fiziği var ama oyununda da eksik yönler fazla. Çok ihtimal vermiyorum ilerleyen zamanlarda sorumluluk alabilecek cinsten bir oyuncu olabileceğine ama genç olması ve oynamak isteyişi Genoa'ya ilerleyen yıllarda hem bir yetenek hem de ciddi sayılabilecek paralar getirebilir.
Veloso ve Rafinha için söylenebilecek çok fazla bir şey yok. Rüştlerini çoktan ispat etmiş çok önemli iki genç isim. İkisinin de fiziksel yeterlilikleri ve sorumluluktan kaçmayan halleri göze çarpıyor. Özellikle Veloso inanılmaz yetenekli. Genoa bu iki ismi daha da pahalı hale gelmeden kadroya katabildiği için çok şanslı.
Veloso seneye €10m-€12m'a İspanya'ya yada daha yukarlarda bir İtalyan takımına gidecektir büyük ihtimalle, yada en fazla iki sezon sonunda. Eh, bu Genoa, besliyor, oynatıyor, cilalayıp parlatıp satıyor :)
Genç ama inanılmaz yetenekli, kendilerini ispatlamış bir savunmaya sahip Genoa. Kaleye de Eduardo'yu aldılar. Ortasahaya Veloso takviyesi ve Zuculini'yle kadro derinliği. Eğer bu kadar yeni gelen'i yönetmeyi başarırsa Gasperini, ki en iyi yaptığı şeylerin başında geliyor bu, Genoa yine Avrupa kupalarını ciddi şekilde zorlayacaktır ligde. Hedef ilk 8.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder