Barcelona ligin yeni ekibi karşısında beklenmedik bir mağlubiyet aldı. Yine oynayan taraf Barcelona'ydı ama iki dikkatsizlik, iki pozisyon ve iki gol. Hercules'in kurduğu ekip hiç de azımsanacak gibi değil gerçi, bunu da bir kenara not etmek lazım. Bilemiyorum 2008'in Hoffenheim performansı gelir mi ama yine de can yakma potansiyeline sahipler.
Önce ilk 11'leri verelim ondan sonra özellikle Barcelona adına bir iki kelam ederiz;
Hercules: Juan Calatayud, Abraham Paz, Francisco Pena, David Cortes, Noe Pamarot, Royston Drenthe, Abel Aguilar, Matias Fritzler, Tiago Figueiras Gomes, David Trezeguet, Nelson Valdez
Barcelona: Victor Valdés, Éric Abidal, Adriano, Gerard Piqué, Maxwell, Iniesta, Seydou Keita, Javier Mascherano, Bojan Krkic, Lionel Messi, David Villa
Hercules oldukça iyi bir savunma yaptı aslında. 11 kişiyle birlikte topun arkasına geçtiler. Barcelona yine her zamanki oas trafiğini gerçekleştirdi ancak bir türlü araya paslarını geçiremediler istedikleri gibi. Kanatlardan geldiklerinde ise birazdan bahsedeceğim kısa boy problemini yaşadılar.
Bir pozisyonda Krkic çok net bir fırsattan yararlanamadı. Villa/Maxwell ortaklığında sol kanattan gelişmişti pozisyon. Villa, Maxwell'i çok güzel kaçırdı arkaya bir verkaçla, Maxwell de muazzam bir koşuyla içeriye kat edip dip çizgiden çevirdi içeri ama Krkic dokunamadı. Arkada Messi boştaydı ama top ona da sekmedi.
Hercules'i açamadı Barcelona bir türlü. Her ne kadar topla oynayan taraf olsalar da bir şekilde o son hamleyi yapacak noktaya gelemediler. Ve belki de Barcelona'nın bu sezon en çok sıkıntı çekeceği noktayı görmüş olduk; boy kısalığı. Rakip savunmayı açamadıkları, hızlı kanat organizasyonlarıyla içeri kat edemedikleri takımlara kaşı ciddi sıkıntı çekebilirler gol yollarında.
Bunu geçen sezon deplasmandaki Real Madrid maçı örneğiyle bile anlamak mümkün. Ibrahimovic uzun boyuyla, fiziğiyle ortada topu tutarak yandan gelecek olan katlara servis yapan biriydi. Çok sıkışık anlarda ise içeriye doldurulacak toplarda her daim bir tehditti. Çok hareketli, süratli değildi belki ama egosunu bastırdığı ölçüde çok doğru pas dağıtımları yapıp rakip savunmanın arasını açıyordu.
Benzer bir şekilde Eto'o da güçlü fiziği, sürati, pas ve bitiriciliğiyle rakibi delen, Messi ve Iniesta'nın pas kanallarına çok doğru koşularla ulaşabilen biriydi. Top tutabiliyordu. Ama Villa böyle değil. Hem kısa, hem de fizik açısından Eto'o gibi top tutabilen dahası bu tarzda oynamayı tercih eden birisi değil.
Daha çok kenarlardan toplu koşularla kat etmeyi, göbekten yapacağı savunma arkası koşularla rakibi yıpratan bir isim. Yani büyük ölçüde arkasındaki üçlünün paslarına ve kendi yaratacağı etkinliklere bağlı. Ortada oynayıp bir nevi pivot forvet özelliğini sergileyebilecek bir isim değil. Bu anlamda Villa - Ibra - Messi üçlüsü muhteşem olabilirdi gibime geliyor.
Öte yandan Puyol'un yokluğunda Adriano ve Maxwell'i beklerde görürken Pique/Abidal ikilisini göbekte izledik. Ama burada da çok ciddi şekilde bir savunma maestroluğunun eksikliği ortadaydı. İletişimi, kademelerin hareketini yönlendiren Puyol'un eksikliği çok ortadaydı iki pozisyonda da. İkisi de çok ciddi hatalar yapmamasına rağmen Puyol'un oynaması durumunda Hercules'in iki gol pozisyonunun da golle sonuçlanmama ihtimalinin daha yüksek olacağını düşünüyorum.
Öte yandan Adriano'yu çok beğendim. Her ne kadar sonradan Dani Alves girse de oyuna, sahada kaldığı sürece hücumu çok güzel destekledi. Belki Dani kadar etkili, delici ve patlayıcı değildi ama bunları da yapabilecek kapasitede bir oyuncu ve zamanla istenen seviyeye iyice yaklaşacağına inanıyorum.
Mascherano ise biraz formsuzdu. Tabii ki Liverpool'dan Barça'ya olan yolculuğu sırasında biraz yıpratıcı bir süreç geçirdi. Bu anlamda Arjantinli'nin biraz daha zamana ihtiyacı olacaktır ama kesinlikle elde patlamayacak.
Trezeguet'nin performansı için birşey söylemek zor, henüz çok erken. Zaten uzun zamandır iyi bir performans sergileyemiyor. Bu anlamda form tutacaksa bu birazcık zaman alacaktır.
Görünen o ki bu sene La Liga'da Bundesliga'dan gelenlerin senesi olacak; Valdez ve Mesut özellikle. Khedira da zamanla önemli bir yer edinebilir kadro içerisinde. Mesut ise daha şimdiden Osasuna maçıyla Mourinho'nun göz bebeği olmak üzere.
Bu arada Pique bir kez daha kafasını yardı. Calatyud'la çok kötü çarpıştılar. Neyse ki kanama haricinde büyük bir problemi olmadı. Maçtan sonra kontrol geçirilmiştir kuşkusuz ki ama sorun yok.
Şimdi şöyle bir ihtimal geliyor aklıma. Galliani kafayı yemiş durumda Brezilya kolonisi kuruyor malum. Allegri de gol atmak için eldeki tüm forvetleri oyuna sürmek gibi acemiliklerle başladı sezona Cesena karşısında. Acaba.. Muhtemel bir Kaka transferi düşünülebilir mi önümüzdeki yaz? Ben Mourinho'nun Kaka'yı her türlü kullanacağını düşünüyorum ama Mesut gibi direkt katkı alamazsa ilk etapta.. Belki bu böyle bir transfer söz konusu olabilir ve Kaka Milan'a dönebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder