20091129

Barcelona 1 - 0 Real Madrid

Ibra'nın yokluğunda Henry - Messi - Iniesta şeklinde çıktı Barcelona. Dolayısıyla da orta üçlüde Busquets'e yer verdi. Biraz daha savunma karakteri kazandı böylece Barça. Bu da maçın önemini, Pep'in Madrid'teki hücum gücünün yaratıcılığının ne kadar farkında olduğunu ve galibiyeti ne kadar çok istediğini gösterdi.

Böyle olunca Iniesta ileri üçlüye kaydırıldı. Messi ise ortada yer aldı. Maçın başında Barça iyi pas yapacak gibi olduysa da Real Madrid çok çabuk bir şekilde toparlandı. İlk yarının özellikle ilk yarım saati Real Madrid tam anlamıyla Pellegrini'nin tasarladığı gibi oynadı. Lass - Xabi ikilisi ve önde basan Arbeloa - Ramos'la Iniesta'ya pas aldırmadılar. Lass sert oyunuyla, Xabi bilgisiyle ortadaki Messi'yi Xavi'den oldukça uzak tuttu. Keita ve Busquets ise Henry'yi beslemeye çalıştıkça Pepe - Ramos ikilisinin baskısına maruz kaldılar. Aslına bakarsanız ilk yarıda Ronaldo hariç tüm Madrid savunma yaptı, orta alanı iyi parselleyip Barça'ya o tek pasa ve makine düzenine dayanan oyununu oynatmadılar. Özellikle Messi Madrid Pepe - Albiol - Lass üçlüsünün sert kademesiyle fiziksel mücadeleye giremedi. Henry çeviklikten uzaktı, kayboldu solda. Ama tüm bunlar ilk yarı için geçerliydi.

Barcelona'nın dizilimine baktığımızda;

----------Valdes

Alves---Puyol---Pique---Abidal

--------Sergio---Keita

--------------Xavi

Iniesta-------Messi------Henry

Ibrahimovic/Eto'o. Bu adamlar tam striker'dır. Orta adamdır, forvetin ucudur. Ama bu 11'de böyle bir adam yok. Messi fizik gücü düşük takımlara karşı süratiyle ortada iş yapabilir ama özellikle Lass ve Pepe'nin olduğu bir kademeden bahsediyoruz. İlk yarının alt biteceği daha Barça'nın çıkışından belliydi. Madrid de dersine iyi çalışmış bir şekilde taktiklerini iyi koydu sahaya. Zaten sahadaki dizilimlerinden de beklenen bir şeydi;

----------Casillas

Ramos--Pepe--Albiol--Arbeloa

--Lass------Xabi-----Marcelo

------------Kaka

-------Higuain---Ronaldo

Aslında ilk bakışta böyle olsa da Higuain sağ kanada yakındı. Dolayısıyla Lass geri dönüşlerde Barcelona'yı daha ortada karşılayabildi Ramos'un da kademesiyle. Marcelo hariç herkes görevini, bekleneni yaptı. Özellikle Albiol'ün konsantrasyonu çok yüksekti ilk yarı boyunca. Arbeloa ise önünde işlemeyen bir Marcelo olunca fazla parlayamadı.

Real Madrid'in görev dağılımı ve alan daraltma anlayışı ilk yarıda Barcelona'yı oldukça iyi durdurdu. Hele ki Sergio'nun yaptığı pas hatalarının ardından birbirine yakın oynayan Xabi/Kaka ikilisi çok çabuk bir şekilde iletişime geçti. Ramos'un da bindirmeleriyle kanattan içe doğru yüklendi Real. Pek çok kez gole gider gibi oldular. Karşıdan bakınca iki pozisyon var gibi gözüküyor, ikisinde de Puyol vardı karşılarında. Ama aslında Pique'nin performansı da pek çok pozisyonu "Valdes için tehlike" haline gelmeden bozulmasını sağladı.

İleri uçtaki fizik yetersizliği yaratıcılığın da önüne geçti Barcelona adına. Bu yüzden Real Madrid özelinde baktığımızda savunma ve taktik anlayış adına birinci yarı mükemmele yakındı. Hatta altyapıda tekrar tekrar izletilmeli.

İkinci yarı başlarken değişiklik yoktu. Ibrahimovic girmesi farzdı. Barcelona ikinci yarıya tek paslarla ve her zamanki haline yakın bir performansla başlayınca Pep de daha fazla beklemedi oyuna fizik/yaratıcılık/bitiricilik eklemek için. Ben orta üçlüyü bozar, Sergio'nun yerine Ibra'yı alır Iniesta'yı da tekrar Xavi'nin yanına çeker diye düşünüyordum. Onun yerine Henry'yi aldı Pep.

İlk yarıda iki çok kötü karar alan Alves Ibra'ya attığı ortada özüne döndü. Aynı zamanda ilk yarı boyunca Henry'ye pas aldırmayan Ramos da Ibra'yı çok feci kaçırdı. Zlatan da affetmedi haliyle. Pellegrini sanki daha iyi hazırlanmıştı maça. Özellikle ilk yarıdaki oyunları çok güzeldi. Kaka'nın asist sevdası, Ronaldo'ya pahalıya patladı. Geçen senenin tekrarı niteliğinde bir gol kaçırdı. Drenthe'ydi geçen sene kaçıran, karşı karşıyaydı. Benzema çok geç girdi oyuna. Pique ve özellikle Puyol son derece konsantreydi ama en azından yapacağı koşularla Higuain ve Kaka'ya orta alanda boşluk açabilirdi.

Maçın adamı açık ara Puyol'du. Ondan sonra da Pique the Jr. Puyol. Büyük kaptan takımı ayakta tuttu. Genel olarak çok keyifli bir maç değildi, en azından bir El Clasico'ya göre durağandı. Messi ortalarda çok görünmedi, Marcelo Real'in akıcılığını bozdu. Gene de üç puan Barça'da, liderlik gene Katalanlar'da.

Vamos Barça, vamos!!
(Ibra golden sonra tükürükler saçarak "vamos..!!" dedi, onu da kaçırmadım :)

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails