20101108

Spor Toto Süper Lig, 11.Hafta || Trabzonspor-Galatasaray

Trabzonspor: 2 Galatasaray: 0 || Servetçe, pek servetçe...

Öncelikle bu başlık yüzünden Nietzche'den özür dilerim ama maçı bundan daha iyi ifade edebilecek bir cümle bulamadım.

Malumunuz Rijkaard dönemi sonrası Galatasaray daha defansif hatta baya bir defansif oyun kurgusuyla sahaya çıkıyor. 4'lü defansın önünde 3 ön libero - demeye bin şahit ister - ile rakibin oyun kurması engellenecek ve bulduğumuz pozisyonları değerlendirerek sonuca gideceğiz. Buraya kadar herşey güzel. Çünkü öyle ya da böyle bu takım bir nebze de olsa defans yapabiliyor fakat topu ileride kullanamadıktan sonra bu yaptığımız defans, klasik bir anadolu takımının istanbul deplasmanında yaptığı defansa dönüşüyor. Rakibin oyununu boz, ileriye hızlı bir adam koy, o adam da kaleyi gördüğü her yerden vursun. Maalesef...

Elimizde her ne kadar Elano ve Misimovic gibi adamlar olsa da bu adamlar bu sistemde ve bu mevcut kadroyla anca bu kadar verim sağlayabilirler. Ya Fener maçı ? o maçta hepimiz biraz da olsa aldandık aslında. Çünkü yıllar sonra dirençli bir takım sahaya çıktı ve herşeye inat oradan puanla ayrıldı. Ama gel gelelim bir Trabzonspor deplasmanında bu taktik beraberlikten ötesine geçemiyor , ee haliyle oynanan futbol kimseyi tatmin etmiyor.

Herşey bir yana elimizde kadro hucümsal yönü kadar defansif olarak da yetersiz. Elimizde her an hata yapabilitesi olan adamlar var. Dün de bunlardan birinin yaptığı gerizekalıca bir hata yüzünden maçı kaybetik. Artık bu tür adamların takımdan yollanması şart. Servet, Mustafa, Barış, Hakan, bunlar Galatasaray'a yakışan adamlar değiller. Yetenek düşmanı, 2 metre yanındaki adama pas atamayan, top auta çıksın diye öküz gibi bedenini adamın önüne koymaya çalışan ki bunu da beceremeyen adamların benim Galatasarayımda yeri yok arkadaş.

Herneyse bunları ne kadar konuşsak boş. Elimizdeki kadro şu an için bu ve hocanın tercihlerine de saygı duymaktan başka çaremiz yok.


Galatasaray, Trabzon karşısına Fenerbahçe maçındaki dizilişi ve oyun anlayışıyla çıktı. Rakibin oynatmamak birinci temel amaçtı. Bu amaca da ulaşıldı aslında. Selçuk ve Colman'a yapılan press sonucu Jaja, Burak ve Umut'a rahat top alma imkanı vermedik. Eee bi zahmet orda oynayan 3 defansif arkadaş bunları da yapabilsin yani...

Herşey Hagi'nin istediği gibi giderken, dk 55'de Cana'nın yerine Barış özbek oyuna girdi ?? Yani olayı pek çözemedim aslında bakarsanız. Oyundan alınana kadar orta sahada adım attırmayan, defansın yaptığı hataları kademeleriyle kapatan bir adam neden oyundan alınırki? Hele ki sahada Mustafa Sarp gibi ne yaptığını bilmeyen, futbol bilgisi olarak sıfır bir adam dururken. Zaten bu dakikadan sonra orta saha üstünlüğü Trabzon'a geçti. En azından daha rahat pas alış verişine imkan sağlamış olduk. Gene de iki takımda çok etkili olamadı ve maç 0-0'a kitlendi. Ta ki kendisine güvenilen ortamda başarılı olan adamımız Servet'in topu taça ya da kornere atmak varken, auta çıkması için adamın önüne kendini atması ve akabinde kaptırıp, mükemmel bir çalım yemesine kadar. Kimseyi günah keçisi ilan etmek istemiyorum ama bu maçı kaybettiysek bunun 1 numaralı sebebi Servet Çetin'dir. İllaki onun yanına 2-3 futbolcu daha ilave edebiliriz.Onları da siz koyarsınız artık.

Trabzonspor 1-0 öne geçtikten sonra Galatasaray oyunu rakip sahaya yıktı. Bunun neticesinden Pino'yla %100 bir fırsatta yakaladı fakat Pino'nun ıska geçmesi sonucu bu gol pozisyonu da sonuçsuz kaldı. Onun haricinde İnsua'nın yaptığı kötü ortanın kaleye yönelmesi sonucu direkten dönen bir topumuz var ve hepi topu bu kadar. Koskoca 90 dakikayı böyle özetleyebiliriz. Servet'in asisti, Pino'nun ıskası ve İnsua'nın direkten dönen topu... Heh bir de son dakika kontradan yenilen 2. gol...

Bu kadar şey yazmışken Mustafa Sarp ve türevlerine değinmeden de edemicem. Neymiş doğuştan Galatasaraylıymış, savaşıyormuş ki yalan, maçtan sonra hırstan formasını yırtmış falan fişman . Bırakıcaksınız bunları arkadaşım. Futbolu bilmeyen adamın benim Galatasarayımda yeri yok. Benim üzüldüğümün yarısı kadar üzülmeyen adamların burada işi yok. İşin özü ; defolun gidin !

Nihayetinde ligin yeni lideri Trabzonspor oldu.
Trabzonspor, Oynadıkları futbol ve kadrolarıyla bana kalırsa ligin 1 numaralı şampiyonluk adaıdır. Umarım bundan sonrasında Arda ve Baros'un dönmesiyle beraber daha etkili ve Galatasaray'a yakışan bir futbol izleriz.


Daha güzel günler görmek umuduyla...

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails